İngiliz Ermeni İttifakı
ISBN 9786055539351
Yayınevi Paraf Yayınları
Yazarlar Halil Ersin Avcı (author)
Kitap Tanıtımı İngilterenin Osmanlı Devleti ile temasa geçmesi İngiltere açısından tarihî bir dönüm noktası olmuş bu kuzeyli küçük devlet Akdenizde Osmanlı Devleti üzerinden yaptığı ticaretle kısa sürede zenginleşmiştir. İngiltere zenginleştikçe ve güçlendikçe tekrar eski politikasına dönerek Osmanlı Devletini baypas etmeye ve Doğunun zenginliğine ve ticaret havzalarına doğrudan temasa çabalamıştır. Bu çabasında Ermenileri ve Ermeni Ticaret Ağını kendisi için önemli bir fırsat olarak bulan İngiltere, Ermeni Ticaret Ağını da kullanarak kısa sürede Güney Asyada ticari ve siyasi hakimiyet tesis etmiştir. İngilizler, Ermenilerle ilişkilerini sadece ticari boyutlarla sınırlamamış, sosyo-kültürel alanda da Ermenilerle ilişkiler kurmuşlardır. Gelişen İngiliz-Ermeni ilişkilerinin neticesinde Ermeniler, İngilizler tarafından sosyo-kültürel planda etki altına alınmış ve bunun sonucunda da büyük bir değişim geçirmişlerdir. Ermeniler, Ermeni Ticaret Ağı, Ermeni dini ve kültürü İngilizler içinde erimiş ve ortaya diğer Ermenilerden farklılaşan İngiliz Ermenileri çıkmıştır. 16. ve 18. yüzyıllarda Ermenileri, Hindistan ve Güney Asyada İngiliz hakimiyet formülü olarak kullanan İngiltere, bir yandan da Ermenileri İngiliz kültürü içinde eritmeye gayret sarf etmiştir. İngiliz Ermenileri, özellikle 19. yüzyıldan itibaren İngiliz devlet aygıtının hakimiyet kurmak istediği yerlerde bu hakimiyetin tesisi için önemli bir etken olmuştur. Netice olarak Mustafa Kemal Atatürkün önderliğinde Türk Kurtuluş Savaşının başarıyla sonuçlanması, işgalcilerin Türkiyeden kovulmasıyla başlayan süreçte İngilterenin dünya stratejisinde Ermenilere bir yer verilmemiştir. Böylelikle Ermeniler, Türklerden sonra I. Dünya Savaşında en çok zarar eden millet haline düşmüş, eski dostları ve komşuları Türk, Kürt ve Araplara karşı da mahcup olmuşlardır. Bağımsız Büyük Ermenistan hayaliyle çıktıkları yolda eskiden özgürce yaşadıkları ve ticaret yaptıkları Anadoludaki geniş yaşam yerleri yerine Kafkaslarda küçük bir alana sıkışmak durumunda kalmışladır.