İsmet İnönü;defterler (1919-1973) 2 Cilt
ISBN 9789753639511
Yayınevi Yapı Kredi Yayınları
Yazarlar Ahmet Demirel (author)
Kitap Tanıtımı Cumhuriyet tarihinin ilk elli yılının baş aktörlerinden biriydi İsmet İnönü. Defterler, Türkiyenin yetiştirdiği en büyük devlet adamlarından birinin en mahrem sayılabilecek yazılarını, yani kendi tuttuğu not defterlerini gün ışığına çıkarıyor. Siyasal tarihimizin kilometre taşlarının birinci elden anlatımını içeriyor bu iki cilt; bununla kalmıyor, siyasetçi İsmet İnönünün insani yanlarını da ortaya koyuyor. Ahmet Demirelin yayına hazırladığı ve tarihsel notlarla zenginleştirdiği Defterler, yakın tarih araştırmacılarının ve Türk siyasal hayatına merak duyan herkesin zevkle okuyacağı bir belge. Bu baskıya yeni bulunan 1964 yılı günlükleri de eklenmiştir. Tadımlık 11 Haziran Çarşamba Perhiz. İki dilim ekmek - Peynir ilavesi. Bay Celal Bayar'ı saat 16.30'da, kısa bir görüşmeye ihtiyacım olduğu ifadesiyle çağırdım. "Şikâyet ve ıstıraplarınızı hükümete ve Halk Partisi'ne elimden geldiği kadar doğru bir şekilde naklettim. Onların da bana şikâyet ve ıstıraplar ifade ettiklerini tahmin edersiniz. Düşündüm ki sizi Hükümet ile karşı karşıya burada toplayayım. Bir de beraber şikâyetleriniz karşılıklı söylensin. Aranızda itimat duygularını arttıracak bir yol bulmağa çalışayım. Muvafakat ederseniz, Cumartesi saat 4, 4-30 da burada buluşuruz. Başbakan, M. Ökmen, Saracoğlu, Hilmi Uran bulunacak. Sizden başka F. Köprülü ve daha 1-2 arkadaş bulundurursunuz." dedim. "Evet, görüşürüz. Belki ben yalnız gelirim. Arkadaşlar ile görüşeyim" dedi. "Fuat Köprülü Meclis'te başkanınızdır. Onu çağırmağa hakkım vardır. İş nihayet Meclis işidir. Daha bir veya iki kişi bulundurursanız iyi olur. Herkes birbirine yardım eder." dedim. "Arkadaşlarla görüşeyim" dedi. Ayrılırken: "Bir neticeye varmak için bana yardım ediniz. Birbirimizle münasebetlerimizde havayı yumuşatmakta faydamız vardır" dedim. "Normal, kanuni yollarda çalışmaktan başka emelimiz yoktur. Istırap içindeyiz. Bir neticeye varmaktan memnun olacağız" dedi. "Kokardınız pek şık" dedim. (D.P.) çıkardı, bana verdi. Gülüştük.